Son günlerde, ABD hisse senedi piyasası rahatsız edici bir seyir izliyor ve üst üste üç işlem günü düşüş gösterdi. Bu duygu, kripto varlıklar piyasasını da etkiledi; düşüş miktarı görece küçük olsa da, arkasındaki nedenler takip etmeye değer.
Salı günü, Fed Başkanı Powell'ın "hisse senedi fiyatları aşırı değerli" açıklaması, hemen piyasalarda panik yarattı. Ardından Çarşamba günü, ABD yeni konut satış verileri beklenmedik şekilde büyük bir artış gösterdi, bu genellikle olumlu bir işaret olmalıydı ama tekrar piyasanın düşmesine neden oldu. Perşembe günü, işsizlik başvurularının sayısı bu yılın en düşük seviyesine düştü, bu da genellikle ekonomik sağlığı gösteren bir gösterge olarak görülüyor, ancak borsa düşüş trendini daha da güçlendirdi.
Dikkate değer olan, bu verilere olumlu bir ekonomik veri olarak bakılması gerekirken, piyasalarda olumsuz bir tepki yarattığıdır. Bu fenomen, piyasanın 'iyi haberlerin kötü haberle eşit olduğu' tuhaf bir modele girdiğini göstermektedir. Bunun nedeni, güçlü ekonomik verilerin, Fed'in faiz indirme olasılığını azaltmasıdır; piyasanın önceki yükselişi büyük ölçüde faiz indirme beklentisi üzerine inşa edilmiştir.
Sonrasında, piyasanın odak noktası kişisel tüketim harcamaları (PCE) endeksine kayacak. Tüketici fiyat endeksi (CPI) daha yaygın bilinse de, Federal Rezerv aslında PCE endeksine daha fazla önem veriyor. PCE, gerçek tüketim durumunu daha kapsamlı bir şekilde yansıtabildiği için enflasyon eğilimlerini belirlemede kritik öneme sahip.
PCE verilerini yorumlarken, piyasa iki seçenekle karşılaşabilir: aylık düşüş trendine (0.3%'ten 0.2%'ye düşüş) mi odaklanmalı yoksa yıllık olarak hala yüksek olan gerçeğe mi (2.9%, hedefin çok üzerinde) dikkat etmelidir. Eğer piyasa birincisine odaklanırsa, satış baskısını hafifletebilir; ancak ikincisi odak noktası haline gelirse, piyasa düşmeye devam edebilir ve faiz indirim beklentileri daha da soğuyabilir.
Şu anda, Ekim ayında faiz indirimine gitmeme beklentisinin olasılığı %10'dan %15'e yükseldi. Bu küçük değişim, aslında daha büyük piyasa dalgalanmalarını öngörüyor olabilir, çünkü bu rakamın gelecekte %50'ye hatta %60'a kadar çıkması muhtemeldir.
Yine de, yatırımcıların aşırı panik yapmalarına gerek yok. Piyasa düzeltmeleri bir dereceye kadar kaçınılmazdır, özellikle de daha önceki faiz indirim beklentilerine dayanan büyük artışlar göz önüne alındığında. Faiz indirim beklentileri giderek somutlaşırken, piyasanın durumu yeniden değerlendirmek için sakin bir döneme ihtiyacı var; bu, finansal piyasanın normal ayarlama sürecidir.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Son günlerde, ABD hisse senedi piyasası rahatsız edici bir seyir izliyor ve üst üste üç işlem günü düşüş gösterdi. Bu duygu, kripto varlıklar piyasasını da etkiledi; düşüş miktarı görece küçük olsa da, arkasındaki nedenler takip etmeye değer.
Salı günü, Fed Başkanı Powell'ın "hisse senedi fiyatları aşırı değerli" açıklaması, hemen piyasalarda panik yarattı. Ardından Çarşamba günü, ABD yeni konut satış verileri beklenmedik şekilde büyük bir artış gösterdi, bu genellikle olumlu bir işaret olmalıydı ama tekrar piyasanın düşmesine neden oldu. Perşembe günü, işsizlik başvurularının sayısı bu yılın en düşük seviyesine düştü, bu da genellikle ekonomik sağlığı gösteren bir gösterge olarak görülüyor, ancak borsa düşüş trendini daha da güçlendirdi.
Dikkate değer olan, bu verilere olumlu bir ekonomik veri olarak bakılması gerekirken, piyasalarda olumsuz bir tepki yarattığıdır. Bu fenomen, piyasanın 'iyi haberlerin kötü haberle eşit olduğu' tuhaf bir modele girdiğini göstermektedir. Bunun nedeni, güçlü ekonomik verilerin, Fed'in faiz indirme olasılığını azaltmasıdır; piyasanın önceki yükselişi büyük ölçüde faiz indirme beklentisi üzerine inşa edilmiştir.
Sonrasında, piyasanın odak noktası kişisel tüketim harcamaları (PCE) endeksine kayacak. Tüketici fiyat endeksi (CPI) daha yaygın bilinse de, Federal Rezerv aslında PCE endeksine daha fazla önem veriyor. PCE, gerçek tüketim durumunu daha kapsamlı bir şekilde yansıtabildiği için enflasyon eğilimlerini belirlemede kritik öneme sahip.
PCE verilerini yorumlarken, piyasa iki seçenekle karşılaşabilir: aylık düşüş trendine (0.3%'ten 0.2%'ye düşüş) mi odaklanmalı yoksa yıllık olarak hala yüksek olan gerçeğe mi (2.9%, hedefin çok üzerinde) dikkat etmelidir. Eğer piyasa birincisine odaklanırsa, satış baskısını hafifletebilir; ancak ikincisi odak noktası haline gelirse, piyasa düşmeye devam edebilir ve faiz indirim beklentileri daha da soğuyabilir.
Şu anda, Ekim ayında faiz indirimine gitmeme beklentisinin olasılığı %10'dan %15'e yükseldi. Bu küçük değişim, aslında daha büyük piyasa dalgalanmalarını öngörüyor olabilir, çünkü bu rakamın gelecekte %50'ye hatta %60'a kadar çıkması muhtemeldir.
Yine de, yatırımcıların aşırı panik yapmalarına gerek yok. Piyasa düzeltmeleri bir dereceye kadar kaçınılmazdır, özellikle de daha önceki faiz indirim beklentilerine dayanan büyük artışlar göz önüne alındığında. Faiz indirim beklentileri giderek somutlaşırken, piyasanın durumu yeniden değerlendirmek için sakin bir döneme ihtiyacı var; bu, finansal piyasanın normal ayarlama sürecidir.