Son günlerde, küresel finans piyasaları büyük bir darbe aldı. Trump yönetimi, robotlar ve tıbbi ekipmanlar gibi alanlara %45 oranında yüksek tarife uygulayacağını aniden açıkladı ve bu durum dünya borsalarında sert dalgalanmalara yol açtı; Dow Jones endeksi vadeli işlem sözleşmeleri bir ara %5'ten fazla düştü. Bu adım sadece basit bir ticaret çatışması değil, aynı zamanda küresel finansal yapıya derin bir darbe gibi görünüyor.
Bu tür bir çalkantılı ortamda, fon akışları ilginç bir eğilim göstermektedir. Son 24 saat içinde, altın ETF'si yaklaşık 12 milyar dolar fon girişi çekti, oysa Bitcoin spot ETF'si 31 milyar dolara kadar fon çekmiştir. Bu fenomen, giderek daha fazla yatırımcının kripto para piyasasına yöneldiğini gösteriyor gibi görünüyor.
Zincir üstü veriler bazı ilginç bilgiler de ortaya koyuyor. Bir rapor, 32.000 Bitcoin içeren bir işlemin CoinBase'den soğuk cüzdana transfer edildiğini gösteriyor, bu da büyük yatırımcıların düşük seviyelerde pozisyon aldığını düşündürüyor. Aynı zamanda, piyasa korku endeksi VIX %35 arttı, ABD tahvil getiri eğrisi tersine döndü ve dolar kredi sorunları tekrar tartışma konusu oldu. Bu bağlamda, fon akışının kripto varlıklara yönelmesi tesadüf gibi görünmüyor.
Analizler, bu olayın birkaç sektörü etkileyebileceğini göstermektedir:
Öncelikle, Bitcoin ve Ethereum gibi güvenli liman özelliği taşıyan kripto paralar tercih edilebilir. Tarihsel veriler, ticaret gerginlikleri dönemlerinde Bitcoin'in genellikle önemli bir artış gösterdiğini ortaya koymaktadır.
İkincisi, yapay zeka ve robotlarla ilgili token projeleri yeni bir ilgi dalgası görebilir. Yüksek gümrük vergileri, tedarik zincirinin çeşitlenmesi ve merkezsizleşme talebini daha da artırabilir.
Son olarak, sınır ötesi ödeme tabanlı blockchain projeleri fayda görebilir. Ticaret engellerinin artmasıyla, işletmelerin düşük maliyetli, yüksek verimli sınır ötesi araçlara olan talebinin artması muhtemeldir.
Ancak, yatırımcıların potansiyel politik risklere dikkat etmeleri de gerekiyor. Gelen haberlere göre, ABD Hazine Bakanlığı'nın kripto para birimlerinin sınır ötesi işlemleriyle ilgili bir düzenleme tasarısı çıkarabileceği belirtiliyor, bu da kısa vadede piyasalarda dalgalanmalara neden olabilir. Ancak uzun vadede, küresel ticaret düzeninin devam etmesi durumunda, Bitcoin'in güvenli liman özelliği daha da güçlenebilir. Bazı kurumlar Bitcoin'in uzun vadeli hedef fiyatını 250.000 dolara yükseltti.
2019 yılında ticaret çatışmaları sırasında Bitcoin'in performansını gözden geçirdiğimizde, artış oranı gerçekten etkileyici. Mevcut küresel finansal çalkantılar içinde, kripto para piyasasının tekrar yatırımcılar için bir sığınak olup olamayacağı sürekli olarak dikkat çekici bir konu.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Son günlerde, küresel finans piyasaları büyük bir darbe aldı. Trump yönetimi, robotlar ve tıbbi ekipmanlar gibi alanlara %45 oranında yüksek tarife uygulayacağını aniden açıkladı ve bu durum dünya borsalarında sert dalgalanmalara yol açtı; Dow Jones endeksi vadeli işlem sözleşmeleri bir ara %5'ten fazla düştü. Bu adım sadece basit bir ticaret çatışması değil, aynı zamanda küresel finansal yapıya derin bir darbe gibi görünüyor.
Bu tür bir çalkantılı ortamda, fon akışları ilginç bir eğilim göstermektedir. Son 24 saat içinde, altın ETF'si yaklaşık 12 milyar dolar fon girişi çekti, oysa Bitcoin spot ETF'si 31 milyar dolara kadar fon çekmiştir. Bu fenomen, giderek daha fazla yatırımcının kripto para piyasasına yöneldiğini gösteriyor gibi görünüyor.
Zincir üstü veriler bazı ilginç bilgiler de ortaya koyuyor. Bir rapor, 32.000 Bitcoin içeren bir işlemin CoinBase'den soğuk cüzdana transfer edildiğini gösteriyor, bu da büyük yatırımcıların düşük seviyelerde pozisyon aldığını düşündürüyor. Aynı zamanda, piyasa korku endeksi VIX %35 arttı, ABD tahvil getiri eğrisi tersine döndü ve dolar kredi sorunları tekrar tartışma konusu oldu. Bu bağlamda, fon akışının kripto varlıklara yönelmesi tesadüf gibi görünmüyor.
Analizler, bu olayın birkaç sektörü etkileyebileceğini göstermektedir:
Öncelikle, Bitcoin ve Ethereum gibi güvenli liman özelliği taşıyan kripto paralar tercih edilebilir. Tarihsel veriler, ticaret gerginlikleri dönemlerinde Bitcoin'in genellikle önemli bir artış gösterdiğini ortaya koymaktadır.
İkincisi, yapay zeka ve robotlarla ilgili token projeleri yeni bir ilgi dalgası görebilir. Yüksek gümrük vergileri, tedarik zincirinin çeşitlenmesi ve merkezsizleşme talebini daha da artırabilir.
Son olarak, sınır ötesi ödeme tabanlı blockchain projeleri fayda görebilir. Ticaret engellerinin artmasıyla, işletmelerin düşük maliyetli, yüksek verimli sınır ötesi araçlara olan talebinin artması muhtemeldir.
Ancak, yatırımcıların potansiyel politik risklere dikkat etmeleri de gerekiyor. Gelen haberlere göre, ABD Hazine Bakanlığı'nın kripto para birimlerinin sınır ötesi işlemleriyle ilgili bir düzenleme tasarısı çıkarabileceği belirtiliyor, bu da kısa vadede piyasalarda dalgalanmalara neden olabilir. Ancak uzun vadede, küresel ticaret düzeninin devam etmesi durumunda, Bitcoin'in güvenli liman özelliği daha da güçlenebilir. Bazı kurumlar Bitcoin'in uzun vadeli hedef fiyatını 250.000 dolara yükseltti.
2019 yılında ticaret çatışmaları sırasında Bitcoin'in performansını gözden geçirdiğimizde, artış oranı gerçekten etkileyici. Mevcut küresel finansal çalkantılar içinde, kripto para piyasasının tekrar yatırımcılar için bir sığınak olup olamayacağı sürekli olarak dikkat çekici bir konu.