Eğer gerçekten ticaretle geçinmek istiyorsanız aklınızda bulundurmanız gereken 5 altın kural
Demir Kural 1: Riskleri kontrol etmek her zaman önceliklidir. Ticaretin ilk meselesi, nasıl para kazanacağınızı düşünmek değil, önce ne kadar kaybetmeyi göze alabileceğinizi netleştirmektir. Birçok kişi ticarete başladığında, bir gecede iki katına çıkmayı düşünür, ancak asla zarar durdurma koymaz; sonuç olarak bir işlem yaptıklarında, %30, %50 kayıpla karşılaşır ve en sonunda iflas ederek piyasadan çıkarlar. Gerçek profesyonel traderlar öncelikle nasıl hayatta kalacaklarına odaklanırlar. En temel risk yönetimi prensibi şudur: Sözleşmeleri örnek alırsak, tek bir işlemdeki risk hesabın toplam fonunun %1-2'sini geçmemelidir. Örneğin, 100.000 ana paranız varsa, bir seferde en fazla 1000-2000 TL risk alabilirsiniz. Eğer peş peşe kayıplar yaşarsanız, yine de hayatta kalabilir ve ayarlamalarınıza devam edebilirsiniz. Zarar durdurma cesaretsizlik değil, taktiksel bir geri çekilmedir. Pazar her an beklemediğiniz bir hareket yapabilir, bir kez yön yanlışsa, kararlı bir şekilde çıkmalısınız, "geri dönecektir" veya "biraz dayanırsak geri gelecektir" hayalini kurmamalısınız. Risk yönetiminin anlamı, bir sonraki fırsata katılmaya hak kazanmanızı sağlamaktır. Gerçekten para kazanabilenler, her seferinde kazanmadıkları için değil, her seferinde kaybetmeye dayanabildikleri için kazanırlar. Riskleri kontrol altına alırsan, gerçekten kâr düşünmeye başlayabilirsin. Demir Kural 2: Sinyal yoksa harekete geçme, boş pozisyon almak da bir stratejidir. Birçok insan piyasa açıldığında hemen işlem yapma isteği duyar ve "Şimdi işlem yapmazsam büyük bir fırsatı kaçırıyor muyum?" diye düşünür. Ancak gerçek profesyonel trader'lar en iyi sık sık işlem yapmakta değil, yalnızlığa dayanabilmekte ustadır. Ticaret, işe gitmek değil, her gün bir şeyler yapmadığınızda "çalışkan" sayılmadığınız bir durum değildir. Aksine, daha olgun olan traderlar, sabırlı bir avcıya daha çok benzer; avlarını aktif olarak kovalamazlar, bunun yerine avlarının tuzağa girmesini beklerler. Piyasa her gün iyi fırsatlar sunmaz. Eğer zorla işlem yapmaya çalışırsanız, büyük ihtimalle zirveye ulaşıp düşüşe geçersiniz, sık sık zarar durdurma emirleri vermek zorunda kalırsınız ve sonunda ritmi bozarsınız, psikolojinizi yıpratırsınız. Yanlış bir işlem yapmak yerine, hiç işlem yapmamak daha iyidir. Kaçırdığınız fırsatları bir sonraki sefer bekleyebilirsiniz, ancak yanlış yapmanın bedelini ödeyebilirsiniz. Boşta kalmayı öğrenmek, ticaretin olgunlaşmasının önemli bir göstergesidir. Sinyal yoksa hareketsiz kalmak, piyasa saygısıdır ve kendi sermayenizi korumaktır. Gerçek ustalar, çok müdahale edenler değil, sadece "kazanma şansı olan savaşları" verenlerdir. Bir kere harekete geçince, bir dayanağı, bir mantığı ve bir kazanma oranı olmalıdır. Diğer zamanlarda ise sessizce bekleyin. Demir Kural 3: Sistemleri uygula, duyguların peşinden gitme. Birçok insan, ticaret ustalarının sezgi ve içgüdüye güvendiğini düşünür, aslında tam tersi doğrudur; gerçekten istikrarlı kazanç sağlayanlar, sistem ve uygulama gücüne dayanır. Kendinize ait standart bir ticaret sistemi oluşturmalısınız; bu sistem giriş koşulları, zarar durdurma mekanizması, pozisyon artırma ve azaltma mantığı, çıkış kuralları ve sermaye yönetimini içermelidir. Her işlem, "akışkan üretim" gibi olmalı, anlık kararlarla değil. Duygusal ticaret, hesabınızı mahveden en hızlı yoldur. Birçok insanın yaptığı hata, teknikle ilgili değil, "ne yapmamaları gerektiğini bilip yine de yapmaları" ile ilgilidir. Örneğin, sistem sinyal vermeden önce pozisyona girmek; zarar kesilmesi gereken zamanda şansa güvenmek; başlangıçta belirlenen hedef fiyattan, açgözlülük nedeniyle çıkmamak. Sonuçta, duygular tarafından yenilmiş olurlar, piyasa tarafından değil. Ticaret bir olasılık oyunudur, her seferinde kazanmak mümkün değildir. Bu nedenle, "planlı kayıpları" kabul etmeyi öğrenmelisiniz, anlık şansa dayalı kazançlar peşinde koşmak yerine. Sistem, karmaşa içinde mantıklı kalmanıza yardımcı olma anlamına gelir; uygulama ise uzun vadeli avantajların gerçekten ortaya çıkmasını sağlamaktır. Bir kayıp korkutucu değildir, sistemden ayrılıp işlem yapmak gerçekten tehlikelidir. Demir kural 4: Geri dönüş yapmak, büyümenin tek kısayolu. Birçok insan uzun süre ticaret yapıyor ama hep aynı noktada dönüp duruyor, sebebi çok basit: asla geri dönüş yapmıyorlar. Bir işlem tamamlandığında, kâr veya zarar olsun, kendinize ciddi bir şekilde sordunuz mu: Giriş nedeniniz sistemiyle uyumlu mu? Zararı durdurma sürecinde gecikme yaşadınız mı? Duygusal dalgalanmalar içinde mi karar verdiniz? Eğer asla geri dönüş yapmıyorsanız, bu soruların cevaplarını asla bilemeyeceksiniz. Gözden geçirme, yatırımcıların ayna gibidir. Sisteminizdeki boşlukları, işlemlerinizdeki alışkanlık hatalarını, duygusal zayıflıkları ortaya çıkarabilir. Her işlem net bir şekilde kaydedilmelidir: Giriş mantığı, pozisyon psikolojisi, çıkış nedeni. Bu sorunları yazıp özetlemeden, kendi sorunlarımızı gerçekten göremeyiz. Gözden geçirme, bir formalite değil, öz disiplinin temel hareketidir. Bugün yaptığın her işlem, yarınki ilerlemen için bir materyaldir. Gerçek profesyonel traderlar, hata yapmaktan korkmaz, tek korkuları, hata yapıp bunu fark etmemektir. Gözden geçirme yapmayanlar, sürekli aynı yerde dönmeye mahkûmdur. "Anlamsız bir şekilde sürekli zarar etmekten" kurtulmak istiyorsanız, gözden geçirme aynasıyla sürekli olarak düzeltmeler yapmalı ve sürekli evrim geçirmelisiniz. Büyümenin kestirme bir yolu yoktur, gözden geçirme tek yoldur. Demir Kural 5: İstikrar, zengin olmaktan daha önemlidir. Birçok insan ticaret pazarına girdiğinde aklında sadece katlamak, zengin olmak, bir gecede geri dönmek var. Ancak gerçekten tam zamanlı ticaret yapmış olanlar bilir: Uzun süre hayatta kalmak istiyorsanız, patlayıcılığa değil, istikrara odaklanmalısınız. Meslek ticareti, "günde altın kazanmak" değil, "her yıl artı kazanmak" demektir. Büyük paralar kazanmak için birkaç kez harika hamleler yapmakla değil, uzun vadeli istikrarlı stratejilerle, temkinli bir şekilde kazanç biriktirerek bu işi yürütüyorsunuz. Hızla zengin olmanın arkasında genellikle yüksek risk, yüksek geri çekilme vardır ve hesaplar, duygusal dalgalanmalarda kolayca zarar görebilir. Uzaklara gitmek istiyorsanız, ticareti "ciddi bir iş" olarak yapmayı öğrenmelisiniz. Hesabınızı bir şirket gibi yönetmeli, maliyetleri (zarar) kontrol etmeli, verimliliği (kazanma oranı) artırmalı ve ritmi (işlem sıklığı) korumalısınız; böylece ticaretiniz sağlıklı bir döngü oluşturabilir. Dengeli kazançlar kulağa o kadar heyecan verici gelmeyebilir ama sadece bu model sayesinde piyasada gerçekten "hayatta kalabilirsiniz". Piyasa her zaman var, fırsatlar her gün geliyor ama sadece açgözlü, deli olmayan ve ayakları yere basan insanlar gerçekten son gülenler olacaktır. Ticaret yaparak yaşamaya çalışanlar, bir iki kez yapılan olağanüstü işlemlerle ya da gizemli bir teknik göstergeyle başaramazlar. Gerçekten hayatta kalıp para kazanabilenler, her bir işlemi uzun vadeli olarak dikkatlice yapan, az kazanmayı tercih eden ve rastgele davranmayan kişilerdir. Her gün kazanmak zorunda değiliz, ama her gün doğru yolda yürümeliyiz. Son olarak herkese bir söz göndermek istiyorum, bu aynı zamanda kendimi uyarmak için de bir söz: Ticaret, piyasayı yenmek değil, her an sınırı aşmak isteyen kendimizi yenmektir; Özgürlük, istediğin gibi davranmak değil, disiplinin ardından gelen vicdan rahatlığıdır. #内容挖矿,赚丰厚返佣#
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Eğer gerçekten ticaretle geçinmek istiyorsanız aklınızda bulundurmanız gereken 5 altın kural
Demir Kural 1: Riskleri kontrol etmek her zaman önceliklidir.
Ticaretin ilk meselesi, nasıl para kazanacağınızı düşünmek değil, önce ne kadar kaybetmeyi göze alabileceğinizi netleştirmektir.
Birçok kişi ticarete başladığında, bir gecede iki katına çıkmayı düşünür, ancak asla zarar durdurma koymaz; sonuç olarak bir işlem yaptıklarında, %30, %50 kayıpla karşılaşır ve en sonunda iflas ederek piyasadan çıkarlar.
Gerçek profesyonel traderlar öncelikle nasıl hayatta kalacaklarına odaklanırlar.
En temel risk yönetimi prensibi şudur: Sözleşmeleri örnek alırsak, tek bir işlemdeki risk hesabın toplam fonunun %1-2'sini geçmemelidir. Örneğin, 100.000 ana paranız varsa, bir seferde en fazla 1000-2000 TL risk alabilirsiniz. Eğer peş peşe kayıplar yaşarsanız, yine de hayatta kalabilir ve ayarlamalarınıza devam edebilirsiniz.
Zarar durdurma cesaretsizlik değil, taktiksel bir geri çekilmedir. Pazar her an beklemediğiniz bir hareket yapabilir, bir kez yön yanlışsa, kararlı bir şekilde çıkmalısınız, "geri dönecektir" veya "biraz dayanırsak geri gelecektir" hayalini kurmamalısınız.
Risk yönetiminin anlamı, bir sonraki fırsata katılmaya hak kazanmanızı sağlamaktır. Gerçekten para kazanabilenler, her seferinde kazanmadıkları için değil, her seferinde kaybetmeye dayanabildikleri için kazanırlar.
Riskleri kontrol altına alırsan, gerçekten kâr düşünmeye başlayabilirsin.
Demir Kural 2: Sinyal yoksa harekete geçme, boş pozisyon almak da bir stratejidir.
Birçok insan piyasa açıldığında hemen işlem yapma isteği duyar ve "Şimdi işlem yapmazsam büyük bir fırsatı kaçırıyor muyum?" diye düşünür. Ancak gerçek profesyonel trader'lar en iyi sık sık işlem yapmakta değil, yalnızlığa dayanabilmekte ustadır.
Ticaret, işe gitmek değil, her gün bir şeyler yapmadığınızda "çalışkan" sayılmadığınız bir durum değildir. Aksine, daha olgun olan traderlar, sabırlı bir avcıya daha çok benzer; avlarını aktif olarak kovalamazlar, bunun yerine avlarının tuzağa girmesini beklerler.
Piyasa her gün iyi fırsatlar sunmaz. Eğer zorla işlem yapmaya çalışırsanız, büyük ihtimalle zirveye ulaşıp düşüşe geçersiniz, sık sık zarar durdurma emirleri vermek zorunda kalırsınız ve sonunda ritmi bozarsınız, psikolojinizi yıpratırsınız. Yanlış bir işlem yapmak yerine, hiç işlem yapmamak daha iyidir. Kaçırdığınız fırsatları bir sonraki sefer bekleyebilirsiniz, ancak yanlış yapmanın bedelini ödeyebilirsiniz.
Boşta kalmayı öğrenmek, ticaretin olgunlaşmasının önemli bir göstergesidir. Sinyal yoksa hareketsiz kalmak, piyasa saygısıdır ve kendi sermayenizi korumaktır. Gerçek ustalar, çok müdahale edenler değil, sadece "kazanma şansı olan savaşları" verenlerdir. Bir kere harekete geçince, bir dayanağı, bir mantığı ve bir kazanma oranı olmalıdır. Diğer zamanlarda ise sessizce bekleyin.
Demir Kural 3: Sistemleri uygula, duyguların peşinden gitme.
Birçok insan, ticaret ustalarının sezgi ve içgüdüye güvendiğini düşünür, aslında tam tersi doğrudur; gerçekten istikrarlı kazanç sağlayanlar, sistem ve uygulama gücüne dayanır.
Kendinize ait standart bir ticaret sistemi oluşturmalısınız; bu sistem giriş koşulları, zarar durdurma mekanizması, pozisyon artırma ve azaltma mantığı, çıkış kuralları ve sermaye yönetimini içermelidir. Her işlem, "akışkan üretim" gibi olmalı, anlık kararlarla değil. Duygusal ticaret, hesabınızı mahveden en hızlı yoldur.
Birçok insanın yaptığı hata, teknikle ilgili değil, "ne yapmamaları gerektiğini bilip yine de yapmaları" ile ilgilidir. Örneğin, sistem sinyal vermeden önce pozisyona girmek; zarar kesilmesi gereken zamanda şansa güvenmek; başlangıçta belirlenen hedef fiyattan, açgözlülük nedeniyle çıkmamak. Sonuçta, duygular tarafından yenilmiş olurlar, piyasa tarafından değil.
Ticaret bir olasılık oyunudur, her seferinde kazanmak mümkün değildir.
Bu nedenle, "planlı kayıpları" kabul etmeyi öğrenmelisiniz, anlık şansa dayalı kazançlar peşinde koşmak yerine. Sistem, karmaşa içinde mantıklı kalmanıza yardımcı olma anlamına gelir; uygulama ise uzun vadeli avantajların gerçekten ortaya çıkmasını sağlamaktır.
Bir kayıp korkutucu değildir, sistemden ayrılıp işlem yapmak gerçekten tehlikelidir.
Demir kural 4: Geri dönüş yapmak, büyümenin tek kısayolu.
Birçok insan uzun süre ticaret yapıyor ama hep aynı noktada dönüp duruyor, sebebi çok basit: asla geri dönüş yapmıyorlar.
Bir işlem tamamlandığında, kâr veya zarar olsun, kendinize ciddi bir şekilde sordunuz mu: Giriş nedeniniz sistemiyle uyumlu mu? Zararı durdurma sürecinde gecikme yaşadınız mı? Duygusal dalgalanmalar içinde mi karar verdiniz? Eğer asla geri dönüş yapmıyorsanız, bu soruların cevaplarını asla bilemeyeceksiniz.
Gözden geçirme, yatırımcıların ayna gibidir. Sisteminizdeki boşlukları, işlemlerinizdeki alışkanlık hatalarını, duygusal zayıflıkları ortaya çıkarabilir. Her işlem net bir şekilde kaydedilmelidir: Giriş mantığı, pozisyon psikolojisi, çıkış nedeni.
Bu sorunları yazıp özetlemeden, kendi sorunlarımızı gerçekten göremeyiz.
Gözden geçirme, bir formalite değil, öz disiplinin temel hareketidir. Bugün yaptığın her işlem, yarınki ilerlemen için bir materyaldir. Gerçek profesyonel traderlar, hata yapmaktan korkmaz, tek korkuları, hata yapıp bunu fark etmemektir.
Gözden geçirme yapmayanlar, sürekli aynı yerde dönmeye mahkûmdur. "Anlamsız bir şekilde sürekli zarar etmekten" kurtulmak istiyorsanız, gözden geçirme aynasıyla sürekli olarak düzeltmeler yapmalı ve sürekli evrim geçirmelisiniz. Büyümenin kestirme bir yolu yoktur, gözden geçirme tek yoldur.
Demir Kural 5: İstikrar, zengin olmaktan daha önemlidir.
Birçok insan ticaret pazarına girdiğinde aklında sadece katlamak, zengin olmak, bir gecede geri dönmek var. Ancak gerçekten tam zamanlı ticaret yapmış olanlar bilir: Uzun süre hayatta kalmak istiyorsanız, patlayıcılığa değil, istikrara odaklanmalısınız.
Meslek ticareti, "günde altın kazanmak" değil, "her yıl artı kazanmak" demektir. Büyük paralar kazanmak için birkaç kez harika hamleler yapmakla değil, uzun vadeli istikrarlı stratejilerle, temkinli bir şekilde kazanç biriktirerek bu işi yürütüyorsunuz. Hızla zengin olmanın arkasında genellikle yüksek risk, yüksek geri çekilme vardır ve hesaplar, duygusal dalgalanmalarda kolayca zarar görebilir.
Uzaklara gitmek istiyorsanız, ticareti "ciddi bir iş" olarak yapmayı öğrenmelisiniz. Hesabınızı bir şirket gibi yönetmeli, maliyetleri (zarar) kontrol etmeli, verimliliği (kazanma oranı) artırmalı ve ritmi (işlem sıklığı) korumalısınız; böylece ticaretiniz sağlıklı bir döngü oluşturabilir.
Dengeli kazançlar kulağa o kadar heyecan verici gelmeyebilir ama sadece bu model sayesinde piyasada gerçekten "hayatta kalabilirsiniz". Piyasa her zaman var, fırsatlar her gün geliyor ama sadece açgözlü, deli olmayan ve ayakları yere basan insanlar gerçekten son gülenler olacaktır.
Ticaret yaparak yaşamaya çalışanlar, bir iki kez yapılan olağanüstü işlemlerle ya da gizemli bir teknik göstergeyle başaramazlar. Gerçekten hayatta kalıp para kazanabilenler, her bir işlemi uzun vadeli olarak dikkatlice yapan, az kazanmayı tercih eden ve rastgele davranmayan kişilerdir.
Her gün kazanmak zorunda değiliz, ama her gün doğru yolda yürümeliyiz.
Son olarak herkese bir söz göndermek istiyorum, bu aynı zamanda kendimi uyarmak için de bir söz:
Ticaret, piyasayı yenmek değil, her an sınırı aşmak isteyen kendimizi yenmektir;
Özgürlük, istediğin gibi davranmak değil, disiplinin ardından gelen vicdan rahatlığıdır.
#内容挖矿,赚丰厚返佣#